>Rus Çarlığı’ndan Sahneler

>Pera Müzesi yine harika bir sergiyle beni kendine hayran bıraktı. Bir gün İstanbul’dan gidersem, özleyeceğim ilk yerlerden biri olur burası. 


Rus Çarlığı’ndan Sahneler, adı üstünde; o zamana ait yaşam tarzını resimler yardımıyla anlatıyor. Açıkçası Rus ressamlardan böyle sağlam tablolar beklemezdim. Arkadaşımla gezerken, resmen kıskançlıktan çatladık “Biz niye böyle çizemiyoruz!” diye. Adamlar yapıyor beyler!


Her konuyu ayrı ayrı anlatmayayım diye, anlatımların da fotoğrafını çektim:) Fotoğrafa tıklayarak okuyabilirsiniz.

Burada adamın üstündekine dikkat, kıvrımlara bakar mısınız:

Mesela buradaki detaylar çok hoşuma gitti. 4. adam, hani iyice öne eğilmiş olan var ya. Hayatındaki boşluk ve bıkkınlık hissi çok net değil mi? Bu köleler, arkalarındaki gemiyi çekiyorlar. Döneme ait kölelik mantığının betimlenmesi.

Ve yine alışkın olduğumuz durum. Bu yüzyıllardır değişmiyor:

Erken yaşta zorla evlendirilen bir kızın, düğünden önceki hali:

Rus Çarlığı deriz de Tolstoy olmaz mı! Buyrun size Tolstoy portresi:

Bir de diyoruz ya, “Ne olacak bu memleketin hali?” diye. İşte bunu yüzyıllardır söylüyorlarmış meğerse. Platon’un yazılarında da diyordu ya, “Gençlik ne hale geldi..” diye. Onun gibi.

Serginin küçük bir kısmı tabii gösterdiklerim. “Sergi mi ne sergisi” dediyseniz bunlar yeterli olur. “Aaa ne güzeel” dediyseniz doğru Pera Müzesi’ne!