>“Bugün kadın-erkek eşitliği hakkında birçok uzman konuşuyor ama hiçbiri liderlik vasıflarına sahip olmadığı için toplumda yeterli etki yaratamıyorlar. Feminist harekete baş koymuş eğitimli kadınların lider eksiği yaşadığı bir toplumda ev kadınlarının halini siz düşünün. Onların doğru rol modelleri bile yok. Sorarım size, hangi kadın programındaki sunucuyu rol modeli seçebilirsiniz? Seda Sayan’ı mı? Sanatçı cephesinde ise durum daha vahim! Hep kadınları rencide eden, erkek egemenliğine boyun eğen, erkeklerin aldatmasını haklı çıkaran açıklamalar duyuyoruz… “
Bu cümleler Mevlüt Tezel’e ait. Sanırım ilk defa kendisine ait bir yazı okudum, genel anlamda düşünce tarzı nedir bilmiyorum. Ancak BU yazıyı okuyunca ona hak vermemek elde değil.
Tipik bir “gelişmekte olan ülke”yiz. 50 senedir sıfatımız aynı. Gelişip gelişmediğimiz tartışılır, ancak her “gelişmekte olan ülke” gibi, bir gazeteyi elimize alışımız; onlarca skandal, ölüm, tecavüz, hırsızlık, magazinle sona eriyor.
Ah pardon, magazinle başlıyor. Çünkü bu ülkede bazılarının ilişkileri, bazılarının ölümünden daha kıymetli.
Bu 2. sayfaları dolduranlar arasından, liderlik vasfı görebildiğimiz birisi var mı? Yok. Liderliği de geçtim, gerçekten inanarak ve isteyerek kadın haklarını savunabilecek birisi var mı? Yok. Şöyle devam ediyor M. Tezel:
“Örneğin Hülya Avşar, vakti zamanında Ahmet Hakan’a verdiği röportajda “Erkek aldatır, önemli olan çaktırmamasıdır…” demişti. Okan Bayülgen’in programında ise evli erkeklerin arada sırada zevklenmeleri gerektiğini savunmuştu: “O tür erkekler evliliklerinde daha mutlu oluyorlar. Ben kadınlara da söylüyorum, bırakın arada bir yapsınlar… Evli erkek arada bir aldatmalı.” Ajda Pekkan’ın “Kadınlar daha şeytandır. Erkek sinirlendiği zaman kadınlar alttan almalıdır. Erkek de kadını iyi kullanmalıdır. Tıpkı bir araba gibi…” açıklamasına ne demeli? Kadınları arabaya benzetmek nasıl bir mantıktır? Ne yani, “Erkek bastı mı gaza, araba gider mi?” diyeceğiz?”
Gördüğünüz gibi, bu ülkenin en çok kazanan kadınları bile erkeğin bir şekilde üstün olmasını kabullenmiş, daha da kötüsü en etkili iletişim aracı olan televizyonda bunları anlatarak kitleleri etikiliyorlar.
Gençlere baktığımızda… Bir kısmı çaba gösterirken, bir kısmı da “Diplomamı alayım da, üniversite biterken kocamı bulurum, okul bitince de evleniriz, eh zaten çocuk falan sonra çalışmak zor olur.” kafasında. Evlilik programlarına çıkan 18-19 yaşındaki kızların durumu daha da vahim, akıl sır ermiyor.
Eğitim görmüş kadınlardan bile ses çıkmıyorsa, el uzatılmaya muhtaç kadınlar ne yapsın?
addictiveistanbul 
>franşar sabah erken uyanır. çünkü, uykusunu almıştır. blogunu açar. önce gelen bir yoruma yanıt verir kibarca. sonra sosyal konulu yazısını yazar. kahvaltı edecektir şimdi keyifle. sonra aklına can sıkıcı cv gelir. deep, gece yazısını yazıp uyumuştur. sonra uyanır bir yazı daha yazar. sonra sabah kalkar. frana gülümser. sonra da dışarı çıkıp, deniz kıyısında keyifli bir kahvaltı için yola koyulur. hayat güzeldir. 🙂
>Günaydııın:)))Sabah sabah görünce çok güzel gülümsedim ama :)Hadi git gel. Sonra can sıkıcı yorumlar da seni bekleyecek :))Ben de kahvaltı edip öyle geleyim.Afiyet olsun deepmostbest:)
>Selam tatlım,Bloguna girince içim açıldı. Güzel olmuş böyle.Ben sana kıyamam ojede almak istermiş bana <3çok teşekkürler canım. 🙂
>fransenapikiki.:)nick moss and the flip tops.:)dinlesen yaaa.:)yeni yazım.:)
>Deep :)Açtım dinliyorum şimdi:) Yeni yazını okudum. Henüz yorumlamadım. Uyku sersemi saçmalamayayım şimdi hihi.Deniz kenarında kahvaltı, hımm, demek ki denize uzak oturmuyorsun. Ne güzel pazar kahvaltısı. O enerjiyle gelip 5 yazı daha yazarsın sen şimdi :))Üretken deep.
>Oje Delisi :)Bak yine kayboldun 🙂 Valla çok istedim alayım diye ama işte Yunanistan yaptı yine yapacağını. Bir pazar günü her yer mi kapalı olur ya. China Glaze'in önünden geçip gitmek zorunda kaldım :/Hihi teşekkür ederim 🙂 Bana da böyle daha ferah geldi gibi gibi.
>nick moss yeni yazım olacak demek istemiştim 🙂 görüşürüüük :)) ben de oje isterim. verirsin sonra sana hediye ederim 🙂
>Dedim sana uyku sersemiyim diye, bak ya anlayamıyorum yine :))İnce ilişkileri okudum en son. 5te yazmışsın bir de. 4 saat olmuş daha, dur yavaş yavaş!Hihihiii. Tamam ben sana alayım, sen de kendin almış gibi bana ver. Yanına 1-2 bitter de koyarsın :)) Hadi tutmayayım, görüşürüz 🙂
>Düşündüm şöyle hani kadın hakları, daha insan hakları için mücadele eden biri kim olabilir diye. Bir kadın düşündüm. Aklıma bir tek Pınar Selek geldik. Sayı ikiye çıkmadı. Yazılanlara hak vermemek elde değil.
>Pınar Selek daha yeni beraat etti, belki ilerleyen günlerde durum değişir. Dediğin gibi, onun dışında ciddi tespitler yapabilecek ve bu insanları yönlendirebilecek birileri yok gibi. Sanırım erkeklerin paralarını yemek kadınların işine geliyor hala.
>yazdıkların bir uyarı niteliğinde. Yasalar insanlığın huzuru, refahı ve mutluluğu için yapılmıyor mu? Önemli olan sivil insiyatifin de aktif olarak zihniyet devriminde öncülük yapabilmelisidir. Özellikle kadınlarımızın toplumun şekillenmesinde doğal önderlerimiz olmasıdır. Bize düşen görev bu görev bilinciyle metodik ve sistematik olarak herbirimizin sorumluluk duygusuyla insanlık idealinde yerimizi almamızdır. Bu konuyu sayfanızda işlediğiniz için size müteşekkirim. Gönlünüze sağlık.. İyi pazarlar diliyorum…
>Öncelikle iyi pazarlar, teşekkür ederim :)Sivil insiyatifin öncülük yapabilmesi önemli elbette, ancak şu sıralar gerçekten bu düşünceye karşı bir direniş var. Bu siyasi bir konu değil belki ama "kadınların evde çalışması"nı öneren bir yasa taslağı sunuluyorken, sadece sivil müdahale olarak düşünmek doğru olmaz. Siyasi müdahale söz konusu olduğunda da, görüyoruz ki en ufak bir tepkide insanlar tutuklanıyor; hapishanelere konuluyor. Ortada çok ciddi bir baskı var, karşı çıkan isimler ise şuan sustutulmuş vaziyette. Ne olacak ben de bilmiyorum.
>Off fran ya valla öle model olmadığı gibi bide kötü örnek oluyorlar.En kötüsüde ne biliyor musun.Bir kadın aksini savunmaya kalktığında erkek düşmanı mısın oluyor.Çoğuna göre zaten feminist demek erkek düşmanı demek.Ben bu konularda çok sinirleniyorum.Kadını küçük gören erkeği üstün gören zihniyetler sinir ediyor beni.Bir gün hiç unutmuyorum üniversite okuyoruz güya hani sözüm ona daha bilinçli olması gereken bir ortam.Ama malesef öle bir cehaletle karşılaşıyorum ki.Yer kampüs 2 erkek 1 kız bende sonradan dahil oldum konuşmaya ben katılınca konu tartışmaya döndü tabi 3 kişiye karşı 1 kişi.:)Konu ne mi?konu:Kadınlar erkeklerden daha aptaldır kısacası erkekler daha zekidir diyorlar.En kötüsü ise bunu bir kızında savunması.Neyse çokda başını ağrıtmayım ben kendi düşüncemi savundum onlar kendi düşüncelerini sonuçta bir şey değişmedi.:)Bana göre böyle bir şey düşünen önce kendi zekasından şüphelenmeli kanıtlanmış bilimsel bir olgu yok bildiğim kadarıyla peki siz neye göre savunuyorsunuz bunu olmuştu.:)
>huyumkurusun; Bana "feminist erkek düşmanı oluo işte" diyenlere genellikle şey diyorum, birisi haksızlığa uğrayıp da mahkemeye başvurduğunda insan düşmanı mı oluyor? Misal hırsızlık. Paran çalındığında mahkemeye başvurabilirsin, seni haklı görürler. Ama hakkın çalındığında mahkemeye başvurursun, belki hakim de haklı bulur fakat nedense erkekler bunu "erkek düşmanlığı" olarak görürler. O kızlara da lafım yok, zekalarından şüpheleri varsa gitsinler evlerinde otursunlar, üniversitede işleri ne.Yok, bu konuda istediğin kadar başımı ağrıtabilirsin, memnuniyetle dinlerim, cevaplarım :))
>güzel bi yazı güncel bi konu daha. valla yine konuşturmuşsun selena aynen katılmakla birlikte bu durumun en kısa zamanda düzelmesini diliyorum biraz polyanna gibi oldu ama ne demişler olamaz mı olabilir:D:D
>:))Bunca yıl Duygu Asena orada, bunca yıl ben burada. Olamaz mı olabilir!
>ben femen destekçisiyim. "ukrayna genel ev değildir." kısmet olursa onlarla beraber soyunup bir eyleme de katılmak isterim.
>:))Kabul ediyorlar mıymış döşü kıllı kaşlı gözlü olanları 🙂
>Galiba mesele kadın erkek meselesinden önce ''İnsanlık'' meselesi..İnsanlık makamına çıkmadan..Cinsler biribirini,''tamamlayan ve tamamlanan'' birer parça olarak görmedikçe sorun çözülmez..Ben ''Feminist hareket''in uluslar arası ticari bir argumana dönüştüğünü düşünüyorum..Ve maalesef bir çok iyi niyetli insanın da ;bu argumanın reklam kampayasının gönüllü figüranları olduğunu..Çözüm;kendimize dönmek,kendimiz olmak ve kendimizi gerçekleştirmek..Karşı karşıya değil,yan yana durmak..yaklaşmak ve yakın durmak..İnsan kendisine ulaşabilirse;bütün sorunlar çözüme ulaşır..O zaman kendimize dönelim..Kendimize gelelim.. saygıyla..mutlu pazarlar..
>Elbette öyle. Öncelik iki tarafın da insancıl davranmasında. Ama maalesef bu koşullarda pek mümkün olmuyor.Ben feminist hareketin yalnızca ezilenlere destek tarafındayım. Bir yerden sonra, iş pozitif ayrımcılığa gidiyor. Ona ben de karşıyım açıkçası. Ne kadın ne erkek hiçbir şekilde ayrımcılığa uğramamalı.Dediğiniz gibi işin özünde vicdan var aslında. Yanyana durmak ve insanlığa uygun hareket etmek. Var olan sorunlar çözüldükten sonra üzerine eklenilmesi gereken şeyler.Sevgiler, saygılar. Mutlu pazarlar 🙂
>Franscım , bence feminizm erkek milletinin kadınlara attığı en büyük kazıktır.kadın kadınlığını , erkek erkekliğini unuttu.olan bizlere oldu eskiden bunlar en azından evin sorumluluğunu alırlardışimdi her iş kadına bakıyor.
>Francesca,Ajda'nın otomobil benzetmeli tek cümlesi sarih değil, sadece polemik yaratıyor ki her süper star polemiklerden beslenir, doğaldır… Şunu demiştir belki de, otomobil gibi hızlı ve yavaş kullanın, tatlı ve sert kullanın, otoriteniz olsun, idare etmeyi bilin, duruşunuz olsun, ellerinizi okşar gibi kullanın 🙂 olabilir mi 🙂
>Son cümle her şeyi özetlemeye yetmiş, güzel yazı olmuş ellerine sağlık (:
>bilmiyorum ki? önce bi baksınlar, incelesinler ona göre karar verirler.
>kocamın gidip dışarda onunla bununla zevklenip bana dönmesi çok saçma. kadın olurumda adamı kendim zevklendirmeyi bilirim. mutluluk dışarıdan gelicekse hiç gelmesin
>Mücadeleye devam edilecek tabi ki.. Kadın cinsine karşı haksızlık yapılıyor. bu ayan beyan belli. Tabi ki insanlık meselesi ama. Analarımızın ve bacılarımızın başına gelmedik kalıyor mu? İnanç bile istismar ediliyor. Medeni yasaların kabul etmediği bir sürü nikahsız evlilikler var. İmam nikahı adı altında. Medeni nikahın bir takım ritüel eksiklikleri olabilir ama, Kadın ve erkeğin hukuku karşılıklı olarak korunacak bir yasal düzenlemeye gereksinim var.
>Kadın > Erkek
>Girly girly ama sorumluluk almayan erkekler de vardı elbette. Ve o sorumsuz erkeklerin cezasını sadece kadın değil tüm aile çekiyordu; neden çünkü kadının parası yok, işi yok, iş yapabilecek becerisi ve eğitimi yok. Her iki taraf da tüm sorumluluğu paylaşsa harika olur.
>Nessuno :)Çok iyimser bir yaklaşım olmuş da Ajda Pekkan'ın şuan net hatırlayamasam da, araba benzetmesi olmaksızın "erkekler daha üstündür" gibi açıklamaları vardı. Ajda Pekkan gibi bir kadının bunları söylemesi çok garip geliyor bana. Erkek sinirlendiği zaman kadın alttan almalıdır vs. Bence her haliyle yanlış 🙂
>Modafobik; Teşekkürler Tuna Bey, okul açıldı yine kayboldun karabatak 🙂
>ry 4 vesikalık fotoğraf, bir kimlik fotokopisi, bir de bikinili fotoğraf danışmaya. Hihih.
>zey0zey; İşte bazı erkekler var ki evde ne yaparsan yap gözü dışarıda oluyor, onlar çözümsüz hala, öylelerini toptan yok etmek lazım :p Tabii ki çok saçma bir düşünce, kadının kaşının oynaması bile namus suçu sayılırken erkek ne isterse yapsın, ooh ne ala memleket.
>Profesör; müftüler bu konuda bir fetva verse aslında, yasal olmadığı sürece imam nikahı geçersizdir diye en güzeli o olur. Ama topa tutacaklardır. Dediğiniz gibi, sonra imam nikahı kıyıp sonra "boş ol boş ol" diyorlar ve kadın ortada kalıyor, hiçbir yasal güvencesi de yok, çok zor bir durum. Haksızlık konusunda hemfikirim ben de.
>8ex-en8; Fiziksel olarak tartışılır ama hak olarak kadın = erkek.:)
>girlythings dedi ki…"Franscım , bence feminizm erkek milletinin kadınlara attığı en büyük kazıktır.kadın kadınlığını , erkek erkekliğini unuttu.olan bizlere oldu eskiden bunlar en azından evin sorumluluğunu alırlardışimdi her iş kadına bakıyor."seni fahri tyler durden ilan ediyorum.
>Erkeğin aldatmasına göz yummak bir şeyi değiştirdi mi ama sormak isterim eninde sonunda bitiyor o evlilikler.Kadınların hali vahim bunu düzeltmek için köklü değişimler lazım Seda Sayanla olcak işler değil bacım:D Bilmiyorum ne olacak halimiz…
>Seda Sayan da göz yummanın başını çekenlerden sonuçta 🙂 Sürekli iç karartıyorum farkındayım ama ben de bilmiyorum ne olacağız 🙂
>Müftüler fetva veriyor. Otorite devlettir. Kanun olmayınca ben bile koruyamam başkasının hakkını. Biliyorsunuz insanların zaafları var her konuda. Dinimiz de bunu emreder. Ben aynı zamanda İslami esaslar okudum. İmam nikahı kültürde var. Fakat İslam otorite olarak kanunu tanır. İsteyen resmi nikahtan sonra mehir olayını da bir kültür olarak yaşatabilir. Kadının mehir hakkı var İslam'a göre.. Mesele budur. O da kadına yönelik bir haktır. Malesef İnandıklarımız tahrife uğratılmış. Bize düşen insanımızı uyarmak ve bilinçlendirmektir.
>Düzelcek her şey az kaldı 2012 ye:)
>Elbette imam nikahının kültürde olmasından normal bir şey yok. Devlet nikahı diye bir şey yoktu yüzyıllar önce doğal olarak. Şuan için önce devlet nikahı, sonra imam nikahı kıyılmalı bence. Çünkü dediğiniz gibi insanların bu konuda zaafları var ve bu kötüye kullanılıyor.Umuyorum ki bu çabalarımız sonuçlanır 🙂
>inanırsak demesene öyle yaa, korkuyorum ben 🙂 İstediklerimi yapamadan ölmemeliyim of 🙂
>ne ölmesi yahuu ölmek yok merak etme herşey güzel olacak evrene bu mesajı yolla:)
>Ölmek yok göklerde süzülmek var di mi :))
>o sürece dayanamayıp gitmeyi seçenler olacak bu yıl itibariyle toplu ölümler felaketler vs olacak ama istemiyorsan ölmeyeceksin fran merak etme.hem 2012 den sonra şak diye bir şey olmayacak bu uzun sürecek bir süreç:)
>Bakalım görüciiz 🙂 Yazık. O ölenler nolcak sonra. Yaşarsam kendimi finale kalmış gibi hissederim :))
>fraan:D ölmek kötü bişey değil aksine doğum daha beter herşeyi unutarak geliyorsun dünyaya melekler bildiin ağlıyormuş:) ölünce perde kalkıyor bildiğin ortam alemlerden alemlere akcaz sora:) kötü iyi diye yorumlama:) en hayırlısı neyse o olsun diyelim:)
>Alemlere mi akcaz :)) Ya ben korkuyorum işte düşününce, sonsuzluk boşluk falan korkutucu geliyor. Düşününce ben kimim nolucam falan diye, dehşete düşüyorum 🙂
>eh normal aslında bilmediğin için öyle düşünüyorsun eskiden bana da öyle geliyordu:)bi ara anlatırım sonra şoklar geçirirsin fln:D böyle bir süreç zaten:)
>Tahmin edebiliyorum neyi anlatacağını, o mevzularla annem de çok ilgileniyor ama işte ben hala korkmaktayım 🙂 Belirsizlik korkusu yani bu işte ne bileyim 🙂
>senin anne tam benim kafa dengi yaa:D
>:))Evet, burcunuz aynı. O da takı yapıyor 🙂 Zaten konudan konuya zıplamandan anlıyorum ben, tıpatıp annemsin :))
>aaaaaaaaaaaa:D ikizler demek ben de bi ben mi böleyim diyordum:D çok konu değiştiriyoruz di mi saniyede aklıma başka şey geliyor bu bloğa da yansıyır tabi:D
>Hihi evet, yazışından anlaşılıyor 🙂 Ay iki tane ikizlerle aynı anda aynı ortamda bulunmak çok zor olsa gerek. Teyzem ve annem, ikizler ve burçları da ikizler. Çıldırtıyorlar beni. İkisini bırakıp kaçıyorum, size de öyle yaparım :)))
>sen ne burcusun:)
>Teraziyim ben 🙂
>e ben terazyle çok iyi anlaşıyorum şeker:) aşkoşum terazi:)
>@francesca mckennitt; ukraynalı kızlar bana bitiyor. zamanında ukrayna arkadaşlık sitesine açtığım ciddi ilişki düşünmeyen eğlenceli kızlar ilanıma 900 küsür cevap geldi. hadi bunların 2/3 si feyk, kalanlarında 2/3 si aylık geliri 5000$ ve üstü yaptığım için gelse 100 küsür ukraynalı bayan hayranım var :))facebook' a ekliyorlar ama kabul edemiyorum 😦 neden aile ve akrabalı ekledim ki sanki 😦 msne de giremiyorum 😦 neyse itülü mühendisler de eğlenceli :))
>inanırsak e aşkoş olmak başka, anne-kız olmak başka. İkizlerin de git-gel olması kötü, çünkü ben de öyleyim, annemle beni sokağa bırak mesela; Taksim'e gideceksek Bostancı'ya gider döneriz. Bir öyle bir böyle :))
>ry yaa çok güldüm :)) Ayrı bir facebook aç yine kendi adınla, onları ekle:p Bir de farklı farklı ayarlar var, herkese bir alanı kapatabiliyorsun da detaylı işler amaan napcan ukraynalıları, itülü mühendisler gibisini nerden bulcan :p
>halla halla ben de öyle miyim ya aceba bak şimdi merak ettim:D benim yükselenim de yay o da ikizlerin zıt burcuymuş:D çok karmaşık durumlar:)
>Benim de yaymış, terazi için de öyle. İkizlerle terazi benziyor zaten. Bence benim ikilemde kalmam bu yüzden. Bence senin de bir yandan üretim bilmemnesi okuyup takılara bayılman da bu yüzden :))
>100 tane kız için uğraşmaya değmez. dediğin gibi itülü çocukların muhabbeti çok iyi. sadece yanlarına giderken erkeksi koku sıkmıyorum üstüme 🙂 yoksa gtalk da süperler. hem zamanı geldiğinde çok sağlam arkam olacak.
>ivet şeker bizler kararsız insanlarız hele terazi çook daha kararsız bi de hep önünü görmek ister kafada kurduğu planlar ters gidiyorsa gör karamsarlığı:) ben de garanticiyim mesela yüksek lisans da garanti unsuru işte direkt dükkan açmam risk olurdu sonuçta önce biraz böyle takılıp zamanla karar vercem:D
>:)))Sen de mühendislikte miydin. Kimyayla ilgili bayağı çevrem var demiştin onu hatırlıyorum da kendi şeyini söylememiştin galiba. Gizlilik için bunu da saklıyorsan söyleme ama 🙂 Meraklılığım tutmasın :))
>Bak işte ben o karamsarlık içindeyim şuan 🙂 Çaktırmıyorum da, o ayrı mesele :)O bakımdan düşünüyorsan iş başka tabii. Aman batarsa batsın diyecek durumda değilsen, takılmak zorundasın. Mahmutpaşa'da staj yap, esnaflığın bütün inceliklerini öğrenirsin hihi :))
>iibf mezunuyum ben. ekonometri. ama ilerde işime yarabilecek çok fazla alanda çok fazla tanıdım var.
>İyidir iyidir 🙂 Ekonometri lanet bir bölüm diyolla. Zorluk açısından yani. Doğru mudur?
>bilmem. öyle mi diyolar? benim için çok sıkıntı olmadı, 4 senede bitirdim. ilk iki sene yaz okuluna kaldım sadece. kaldığım dersler seçmeli olunca kimseyi isteyerek kalmadığıma inandıramadım. sonra yaz okulundan da sıkıldım. öyle bitti okul.
>fran boşa düşünme hiç bir işe yaramaz düşünmek.ürettiğin senaryolar hayalinin olma potansiyelini etkiler ve sonra da neden olmuyor dersin.işte istediğim şey esnaflık deil tam olarak farklı bi model olmalı henüz yapılmamış bişi atölye tarzı bi yer benim gibilerin buluşma noktası ve satış merkezi gibi daha kesin fikirler yok tebi o zamana kada ohooow:D
>ry anladım. Evet kime sorsam öyle diyor. Bir arkadaşım 7 senede falan bitirdi, onu da küfrede küfrede. Bir diğeri hala bitiremedi. Öyle işte 🙂 Sen sıkılmadın demek ki.
>inanırsak bak İstanbul'da var öyle yerler. Hem satış yapılıyor, hem birileri üretiyor orada, müşteriler de bir şeyler yapabiliyor, kurslar da veriliyor. Çok amaçlı gibi 🙂 Çok hoş bence. Yaparsan ne güzel olur, Sakarya'da öncü olursun 🙂
>farklı bir deneyimdi. çok okula gittim denemez. devam zorunluluğu yoktu bizde. uludağda okuyorlarsa ertaş&ertaş çifti orda oldukça işleri zor.
>Ne güzel 🙂 Yok o 7 senelik Marmara'daydı, diğeri Dokuz Eylülde. Uludağ'daydın sen herhalde 🙂
>büyük ihtimalle yaparsam sakaryada olmayacak bu:)daha en az beş yıl var zaten o işe:)
>Mmm anladım 🙂 Peki, hadi bakalım nerede olursa olsun, istediğin bişi olsun 🙂
>sen de biraz rahatla hayaller kur gülümseyerek sonra onlar gelcek olsun bize anlatırsın:)
>:))O kadar çok hayal kuruyorum ki, olmayınca üzülüyorum işte 🙂
>ah fran ah şunları oluruna bıraksan var ya şakır şakır olacaklar ama işte terazi sorunsalı:D iste ve unut strateji bu:D sonra şak diye oluyor zaten çok örneğini yaşadım ben:)
>İste ve unut. Hımm. Deneyeyim ben bunu ya. İşe yarıyorsa denerim valla. Zorla unuttururum kendime :))
>kafanı enerjini bir şeye adaman lazım zihni meşgul etmek çok işe yarıyor:)
>Benim zihin 780 parçaya bölünmüş durumda, belki başka bir şeye dalınca unuturum dediğin gibi. Ya bak bunu denicem cidden. Bakalım işe yarayacak mı bende de 🙂
>ben geldimmmmm 🙂 son zamanlarda evde olup gündüz programlarını izlemeye mahkum kalmış biri olarak, eğitim görmemiş olsa bile öyle programları izlemeye mahkum bırakılmış bi kadından ne bekleyebiliriz ki diye düşünmedim değil !
>ala ala ben sana diye deep e mi yorum yazdım ne:) hatlar karıştı galpa:) neyse ben şimdilik kaçar susam yağı sürdüm de:)
>Sylvie hoşgeldiin özlettin :)Bence de. Gündüz evde kalıp tv izlemek zorunda kalmak işkence gibi, hiç açma bence 🙂 Çok fena.
>inanırsak hihihi bana yazcan diye deepe mi yazdın :)) Vay be, susam yağı rules. Tamam görüşürüz, ben de yatarım birazdan zaten 🙂
>mevlüt tezel senden duydum bilmiyodum. atlattın beni bu kez gazetecilikte.son yazımdan sonra uyumuşum.:)
>Önce kadınların bir olması lazım. Bu yazdığınız kadınlar erkeğin ekmeğine yağ süren kadınlar.Kadın dediğin, eşim aldatırsa yüzüne tükürür terk ederim, demesi lazım. Oysa aldatıldığı halde her gece kocasına yanaşan o kadar çok gurursuz kadın var ki.
>Sevgili Francesca, düşünmekten korkmamalısın bence ölüm ve ötesini.. Eğer ki ruhun ölümsüzlüğüne inanıyorsan.. Başka alemleri hayal etmek, bilmemek ve korkmak..Bence ruhun gittiği başka bir yer yok.. Bir sonrasında da geleceği ,farklı bir elbise(kalıp) giyeceği, farklı rolü oynayacağı yer yine bu dünya olucak.. Korkuların üzerine gitmek de, korkudan kurtuılmanın en iyi yöntemi !.. Bence tabii..Sevgiler..
>deep, hımm, seni atlatmak, yanlışlıkla olmuştur :))Farkındayım, kayboldun ortadan :)Ayılmadan oturma bilgisayara. (Diyene bak)
>Erkek, hah bir de öyleleri var. Bir de mecburiyetten o şekilde davrananlar var. Var da var. Bağımsız davranamıyor kadınlar. Bunu çözmek gerek.
>nani, öncelikle hoşgeldin.Bilemiyoruz tabii, ne doğru ne yanlış. Başka bir boyut mu, başka bir dünya mı. Belki burası başka bir dünyanın izdüşümü. Bir hipotez var, geçenlerde onu araştırıyordum. Sanki burası bir bilgisayar oyununun demosuymuş gibi, gerçek oyundan az önce oynanan bir oyun ve biz oynamamız gereken rolü yanlış oynarsak o karardan vazgeçmemizi sağlayacak ağır bir cezayla veya çok büyük bir mutlulukla yön değiştiriyoruz. Falan filan. Teşekkür ederim tavsiyelerin için 🙂
>yazının altına imzamı atarım…cahillik mi desem kolaya kacmak mı desem bu zavallı kadınların yaptıklarını…bak feminist duygularım kabardı benim yine 🙂
>Femida sebebi cahillik olanları asla suçlayamam. Bilmediği fark etmediği bir şey için eleştiremem. Ama bunun farkında olup, dediğin gibi kolaya kaçan kadınlar var. En büyük örnekler bu ünlüler ve onlara çok kızıyorum.