Dünya ne garip. Adalet çok subjektif, bundan olsa gerek adalet bile denemez belki.
“otuzumda asılmamı istediler
kırk sekizimde Barış madalyasının bana verilmesini
verdiler de
otuz altımda yarım yılda geçtim dört metrekare betonu
elli dokuzumda on sekiz saatte uçtum Prag’dan Havana’ya”
dememiş mi Nazım Hikmet, otobiyografisinde? Öldüğünde T.C. vatandaşı bile değildi. Ölümünden 10 sene sonra, şiirlerini okumak en büyük suçtu. Ölümünden 50 sene sonra, 2011 Türkiyesi’nde şiirleri lise ders kitaplarında yer alıyor.
“bugün Berlin’de kederden gebermekte olsam da
insanca yaşadım diyebilirim
ve daha ne kadar yaşarım
başımdan neler geçer daha
kim bilir”
insanca yaşadım diyebilirim
ve daha ne kadar yaşarım
başımdan neler geçer daha
kim bilir”
Sınırlar yüzünden, yasaklar yüzünden, kimileri sürünmeye mecbur. Kimileri hasret içinde. Kimileri sürgün. Kimileri umutsuz. Kimileri, 50 sene sonra bile gözyaşlarıyla anılıyor.
Advertisements
çok güzel yazmışsın..
"insanca yaşadım diyebilirim" bunu söylemenin onuruyla ayrılabilmek bu dünyadan ne güzel…
phoebe; teşekkür ederim.
nil; bence asıl başarı bunu söyleyebilmektir zaten. Diğerleri ikincil hedefler.
Yine harika yazmissin..Öpüyorum:)
Teşekkür ederim, öptüm ben de 🙂
Üşüyorum, kapama gözlerini….
onuruyla başı dik bir yaşamdan uğurladık onu.. utancımızla anıyoruz..:/ sağolasın vefalı FRANCESCA 🙂
bazıları da timsah gözyaşları üstelik.. tuhaf gerçekten.
Hayalin Derinlikleri; ortaya çıkmana sevindim 🙂
rosemary; bizim utanacak neyimiz var ki. Biz bir şey yapmadık. Yapanlar utansın.
mefisto; tabi işin popülarite kısmı da var maalesef.
genel anlamda söylemiştim zaten…biz ne yapabilirdik ki…:/insan hakları açısından utanç verici..:/
Eh tabii. Hala insan hakları adına pek çok suç işlenen bir ülkedeyiz maalesef.
Bu ne hız…kendimi seninle karşılıklı konuşuyor gibi hissettim walla…:))
Bilgisayar başındaydım, maile düşünce cevapladım hemen :))
bazı şeyler yaşandığı dönemde yaşanırken ne zorluklar yaşıyor değil mi insanlar. bi süre sonra gülünç bile gelebiliyor bazı saçmalıklar. ama bazı insanlar acılar içinde yaşamış oluyor.
Evet ben de onu demek istedim. O dönem için yaşadığı şeyler çok ağırdı, oysa şimdi bu kadar gelişmeden sonra bir hiç için gibi. Yıllarını hapislerde sürgünlerde geçirdi bir insan, önyargılar uğruna.
*bir ben Leyla olamadim*Sadece ülkemizde mi yasaniliyor bunlar .. Peki sosyo-hümanist maskesi takinan bir ülkede yasanmasi daha agir ve ürkütücü degil mi ?!Yasananlar güzel seyler degil elbette; olmamali fakat ne yazik ki oluyor. Ancak bazi ülker gibi savunmuyorlar filantropist olduklarini, ve o baslik altinda fazisan yönetim uygulamiyorlar ..nahos durumlar ..
Elbette ki her yerde olabilen şeyler bunlar. Genel olarak, hangi başlık altında olursa olsun faşizme karşıyım. Hiçbir hali hoş gözükmüyor gözüme. Sömürgeci mantıktan, ideolojileri insanları yönlendirmek için kullanıp kukla haline getirenlerden de hiç hazzetmiyorum açıkçası.